Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'ndan Suriye açıklaması

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Letonya Dışişleri Bakanı Edgars Rinkevics ile ortak basın toplantısı düzenledi.

$ads={1} Şam ile yeni bir sürecin başlayıp başlamayacağı üstüne konuşan Çavuşoğlu, "Suriye'de kalıcı çözüm siyasal çözümdür. Rejimle muhalefetin uzlaşması gerekiyor" ifadelerini kullandı. Suriye'ye ait değerlendirmelerinin, Suriye'nin yanı sıra Türkiye içinde de çarptırılmaya çalışıldığını söyleyen Çavuşoğlu, laf mevzusu ifadelerin Türkiye tarafınca en başından bu yana dile getirildiğini belirtti. Çavuşoğlu, laf mevzusu değerlendirmenin, Suriye'deki iç cenk başladıktan laf mevzusu savaşın sonlandırılması için Türkiye'nin yürüttüğü çabaların bir yansıması bulunduğunu vurguladı. Birleşmiş Millet Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) oy birliğiyle 2015'te almış olduğu 2254 sayılı kararını anımsatan Çavuşoğlu, bu kararda, Suriyeli taraflar içinde BM kolaylaştırıcılığında Suriye'de geçiş periyodunun başlatılması, yeni bir anayasa yapılması ve BM'nin nezaretinde adil ve saydam bir seçimin yapılması benzer biçimde konuların yer aldığını anlatım etti. "SURİYE'NİN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNÜ ÖNEMSİYORUZ" Çavuşoğlu, Uluslararası Suriye Destek Grubu ve Fikirdaş Ülkeler Grubu kurulduğuna sadece buna karşın bu sürecin başarısız olduğuna işaret ederek, şu şekildeki konuştu: "Sonuç çıkmamasının temel sebebi, rejimin ayak diremesi yüzündendi. Çünkü diyet, siyasal çözüme inanmıyor, askeri çözüme inanıyor fakat kalıcı bir çözüm, siyasal çözümdür. Bunu hep başından beri söylüyoruz. Üstelik tekrar BMGK'nin 2254 No'lu sonucu, Suriye'nin sınır ve toprak bütünlüğüne de vurgu yapıyor, tıpkı her açıklamamızda vurguladığımız benzer biçimde. Suriye'nin toprak bütünlüğünü önemsiyoruz." Söz mevzusu süreçlerden bir netice çıkmaması ve bilhassa sivillerin Halep'ten çıkarılmasının peşinden Rusya ile emek verme dönemi başlattıklarını vurgulayan Çavuşoğlu, bunun peşinden Astana dönemini başlattıklarını, Cenevre dönemini de yine canlandırdıklarını kaydetti. Çavuşoğlu, Astana sürecinde diyet ve muhalefetin yanı sıra garantör ülkelerin yer aldığını, tutukluların değişimi dahil olmak suretiyle itimat artırıcı adımlar atıldığını, ondan sonra da anayasa komisyonun kurulması fikrinin ortaya çıktığını dile getirdi. Anayasa komisyonunun 8 kez toplandığını, bu toplantılarda 50'si diyet, 50'si muhalefet, 50'si de sivil camia kuruluşlarından olmak suretiyle toplamda 150 ferdin yer aldığını aktaran Çavuşoğlu, "Amaç ne; yeni bir anayasa yazmak yahut mevcut anayasayı tadil etmek. Bu, onların bileceği bir şey. Yeni anayasanın yahut mevcut anayasanın tadil edilmesinin amacı ne; yasal değişiklilerle birlikte ülkeyi seçime götürmek." dedi. "MUHALEFET TÜRKİYE'YE GÜVENİYOR" BMGK'nin 2254 sayılı sonucu ışığında atılacak adımlara işaret eden Çavuşoğlu, "Tüm bunlar için ne gerekiyor? Rejim ve muhalefetin uzlaşması gerekiyor. Öyle değil mi? Benim dediğim buydu, değişik bir şey söyledim mi?" ifadesini kullandı. Çavuşoğlu, Büyükelçiler Konferansı'nın peşinden yapmış olduğu basın toplantısında, yeni anayasa komisyonuna da vurgu yaptığını hatırlatarak, şu şekildeki devam etti: "Peki, muhalefetin görüşme heyeti kurmasının amacı neydi? Yine bu kanun çerçevesinde muhalefetin, bizim de desteklediğimiz bir görüşme heyeti var. Bu görüşme heyetinin amacı ne? İşte bu geçiş dönemini ve anayasa dahil bütün bu tarz şeyleri diyetle görüşme etmek. Yani ilk kez diyetle muhalefeti bizler bir araya getirmiyoruz ki bu gelişmeler çerçevesinde. Ama bizler buna fazlaca mühim katkı sağladık. Niye? Muhalefet bundan dolayı bizlere güveniyor, Türkiye'ye güveniyor. Hiçbir vakit da yarı yolda bırakmadık. Ama Suriye'de kalıcı bir istikrar ve sulh için bu uzlaşının koşul bulunduğunu söyledik, söylüyoruz. Bunu çarpıtmak isteyenler çarpıtabilir. Çarpıtanların da kim bulunduğunu biliyoruz. Bayrağımıza el uzatanların eli de kırılır. Zaten bununla alakalı geçici hükümet dahil, lüzumlu açıklamaları Suriyelilerin kendileri yaptı. Bu provokatörleri onlar da biliyor. Tutuklananlar oldu." "TERÖRİSTLERİN VE DEAŞ KALINTILARININ TAMAMEN BU ÜLKEDEN TEMİZLENMESİ GEREKİYOR" Çavuşoğlu, Suriye'de kalıcı bir sulh için atılması ihtiyaç duyulan adımlara dikkati çekerek, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye de mevzuya ait açıklamalarından dolayı teşekkürlerini iletti. Türkiye'ye yönelik terör tehditlerine de değinen Çavuşoğlu, "Suriye'de bizi de tehdit eden bir terör örgütü var: PKK/PYD/YPG. Aynı terör örgütü. Bu teröristlerin ve DEAŞ kalıntılarının ve öteki köktencilik terör örgütlerinin tamamen bu ülkeden temizlenmesi gerekiyor. Bu, bizim güvenliğimiz için de mühim. Bu güvenliğin tesis edilmesi için de Suriye'nin istikrarı fazlaca mühim." değerlendirmesinde bulundu. Çavuşoğlu, önceki basın toplantısında da bu mevzulara ait her vakit söylediklerini dile getirdiğini belirterek, şunları kaydetti: "Açık, net tutumumuzu, bugüne dek yaptıklarımızı söylüyoruz. Bizim o görüşmemiz, söylediğimiz benzer biçimde ayaküstü, yiyecek öncesi öteki bakanlarla söyleşi ederken geldi, söyleşi ettik. Bu düşüncelerimizi, şu demek oluyor ki Suriye'de kalıcı bir barışın olması için kesinlikle bu anayasa komisyonu dahil bu platformlarda lüzumlu adımların atılması icap ettiğini söyledik. Suriye'nin sınır ve toprak bütünlüğünü kuvvetli bir halde desteklediğimizi de vurguladık." BAHÇELİ NE DEMİŞTİ? MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, geçtiğimiz gün, "Dışişleri Bakanımızın Suriyeli muhaliflerle Esad diyeti içinde barışın tesis edilmesi hususundaki yapıcı ve realist lafları kalıcı çözüm arayışlarına kuvvetli bir nefestir" demişti. Bundan asla kimsenin rahatsız bulunmasına gerek olmadığını söyleyen Bahçeli, "Türkiye’nin Suriye ile müzakere düzeyini siyasal diyalog mertebesine çıkarması, bu çerçevede terör örgütlerinin yuvalandıkları her coğrafi alandan işbirliğiyle sökülüp atılması önümüzdeki siyasal gündem mevzularından birisi olmaya namzettir ve hatta ciddiyetle ele alınmaya değerdir" ifadelerini kullanmıştı.

$ads={2}